Kısa Dalga - Çok öfkeliyim. İnanın tarifsiz öfkeliyim. Bize "uygun görülen" hayat standartlarına çok öfkeliyim. Sokak hayvanlarını koruyamadık, bir çok yerden vahşet haberleri geliyor, içimizde dolaşan katillere engel olamadık. Beğenmedikleri sosyal medyayı hemen kapatan, onbinlerce insanın öyle veya böyle gelir elde etmesine keyfi nedenlerle engel olanlardan bunca yıldır hesap soramadık. RTÜK açıklama yapmış, YouTube'da yayınlanan sokak röportajları çok yanlı kişilerce yapılıyor, algı yaratmaya yönelik vb. bunlarla ilgili bir yaptırım kararı gibi bir şeyler demiş, kendilerine önermek isterim, o zaman A Haber'i Atv'yi de hatta TRT'yi de aynı kapsamda değerlendirelim. Ne dersiniz? Adil olmaz mı? Gerçi sizin adaletiniz sadece isminizde.

Hayat pahalılığı artık tamamen çıldırmış durumda. Eskiden gayet makul fiyatlarıyla bilinen Ayvalık'ta akşam deniz kenarı bir meyhaneye gidelim deseniz kişi başı içki hariç 1.500 TL isteyen mekanlar türemiş, bu fiyatın içinde ana yemek bile yok. Tam bir delirme hali, ya da tuttuğunu öpme hali, hangisi emin değilim. Hep söylediğim şey şu, son 3 sene içinde bir ürünün veya hizmetin makul fiyatının ne olduğuna dair algımızı tamamen yitirdik ve şu anda tam olarak bunu yaşıyoruz. Ev taşımak durumunda olan bir arkadaşım 3 farklı nakliyeciden fiyat almış ve aynı iş için gelen fiyatların en pahalısı, en ucuzun tamı tamına 5 katı! Öyle tatlı bir ortam içerisindeyiz işte, herkes kime ne çaksam derdinde. Vergiler almış başını gitmiş, örneğin aynı otomobili Almanya'da yaşayan bir kişinin en az iki, bazen 4-5 katı fiyata almamız gerekiyor, oradaki ücretlerle buradakiler arasındaki dehşet farkları hesaba katmasak bile en baştan kaybederek başlıyoruz sürece.

Ayvalık'ta geçirdiğim bir kaç gündür gözlemlerime devam edecek olursam, şu anda teorik olarak kapalı olan Instagram'ın kabiliyetleri meçhul influencer hesaplarının paylaşımlarında "abi burası inanılmaz" falan diye köpürttüğü dandik yerlerin önünde anlamsız kuyruklar var bir kere. Aslında bilseniz oraların hiç bir ekstra numarası yok, belki dönüp bakmayacaksınız bile. Ancak gerçekten iyi, köklü yerleri de ben artık paylaşmıyorum, çünkü önceki yıllarda paylaştığım bir iki meyhane sonradan çok büyüyüp kaliteden ödün verir hale geldi ve bu nedenle bana çok kişiden sitem ve eleştiri geldi. O nedenle de bu konuda ketum olmayı seçiyorum. Vereceğim ipucu şu olur, daha eski ve doğal görünen yerlere bakın, genellikle daha iyi yerler onların içerisinden çıkar.

Konumuz Ayvalık, geçen hafta lor tatlısı tarifi vermiştim. Bu hafta ise konumuz Ayvalık tostu. Bundan 30-35 sene civarı önce peydahlanan bu tost, sonradan çok popüler oldu ve Ayvalık'ın alamet-i farikakalarından biri haline geldi. Ayvalık tostunun en önemli parçası, makbulü nohut mayalı olan özel kocaman ekmeği. Yine yerel halkın favorisi İzmir tulumu ve kasap sucuğuyla yapılan tost. Ancak özellikle turistik olarak bilineni sucuk, salam, sosis, turşu, , bazen rus salatası, domates, ketçap ve mayonezli olan karışık tost. Ben de daha sadeden yanayım kendi adıma, o kadar karışık olunca her şeyin lezzeti birbirine biraz fazlaca giriyor ve ekmeğin de haddinden fazla nemlenip yumuşamasına sebep olabiliyor. Ama Ayvalık tostu olarak bilinen şey de o olduğu için (ve sadece sucuklu peynirli tost tarifi de vermeyeyim yani) onun tarifini sizlerle paylaşacağım.

Ayvalık tostu (1 adet)

Malzemeler:

-2 dilim Ayvalık tost ekmeği (nohut mayalı iri dilim ekmeklerin hepsi kabulümüz)

-1 adet sosis

-3 ince dilim salam

-3-4 dilim sucuk

-ekmeği kaplayacak kadar izmir tulumu (veya taze kaşar)

-2 yemek kaşığı rus salatası (isteğe bağlı)

-3 dilim domates

-1 kornişon turşu

-1 yemek kaşığı mayonez

-1 yemek kaşığı ketçap

-1 yemek kaşığı zeytinyağı

Ekmeklerin birer yüzünü zeytinyağı ile yağlayın ve izli tavada veya tost makinasında ısıtmaya başlayın.

Sosis, salam ve turşuları uzunlamasına ince çubuklar şeklinde kesin. Sosis, salam ve sucukları yapışmaz bir tavada gerekirse bir tatlı kaşığı kadar tereyağı ile soteleyin.

Dışı izlenmiş ekmeklerin iç kısımlarına (yağsız yüzleri) bir dilime ketçap diğerine mayonez sürün, peynir, domates, turşu ve şarküterileri dizin, ekmeği üzerine kapatıp tost makinasına koyarak biraz daha pişirin, peynir erimeye başladığında tostu çıkarın, eğer kullanacaksanız içini açıp rus salatası da ekleyin.

Ayvalık tostunuz servise hazır, çok sıcakken domates ağzınızı yakabilir, ona göre az bekleyip öyle yemenizi tavsiye ediyorum.

Öfkelenmediğiniz bir hafta dilerim. (Haber Merkezi)