Malatyalı depremzede çocuklara kültür ve sanat terapisiyle ulaştılar

“Malatyalıyız tamam ama Aslantepe'yi, kent müzelerini, gramofon ve fotoğraf müzesini, sanat merkezini bilmeyen birçok çocuk vardı. Biz bir yerleri gezmiyorduk, çocuklarımıza gezdirmiyorduk daha doğrusu. Gezilere katılan çocuklar özellikle Aslantepe’de binyıllar önce bir yaşanan hayattan etkilendiler. Tablet ve telefonla doğdukları için Gramofon ve Fotoğraf müzesinde gördükleri araçlara inanamadılar…”

Zeynep Doğan, gencecik bir öğretmen adayı. Malatya’da yürütülen “Kültür ve Sanatla Rehabilitasyon” projesinin gönüllüsü olarak deneyimini anlatırken heyecanla gözleri parlıyor:

“Bunu bir proje olarak görmedik. Biz burada ne yapabiliriz? Nasıl daha fazla yararlı olabiliriz? Sadece bunu düşündük. Sonuçta çocuklara dokunabildik, buna inanıyorum.”

1745238536510.jpg

Maraş depremlerinde Malatya’daki can kaybı resmi rakamlara göre 1.393. Kent, resmen yerle bir oldu: 4 bin 655 bina ve 12 bin 83 bağımsız bölüm yıkıldı. Şehir genelinde kurulan 75 konteyner kentteyse halen toplam 113 bin kişi yaşıyor.

Üstelik bölgede devam eden sarsıntılarla travma tetikleniyor, hasar ve yaralanmalar oluyor…

Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı’nın nazik davetiyle hafta sonu Malatya’daydım… Bu sayede hem kentin sorunlarını hem de sivil toplumun ortaklığıyla ne kadar önemli işler yapılabileceğini gördüm. Zira deprem afetini yaşayan kentlerin, barınma gibi temel ihtiyaçların dışında sosyal desteğe ihtiyacı büyük.

1745238536527.jpg

Bu kapıdan giren çocuklar, farklı çıktı

Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı, Türkiye Mozaik ve Sivil Toplum İçin Destek vakıflarının hibe programına başvurdu ve geçen yıl Malatya’da “Kültür ve Sanatla Rehabilitasyon” projesini başlattı.

Deprem sonrasında pek çok kentte çalışan Türk Psikologlar Derneği ile iletişim kuran KBGV, Malatya’da bir çadır kentte sanat terapisi yapan psikoloğa ulaştı. Ancak bu çalışmanın çadır kentlerde yapılması için Valilik’ten izin çıkmadı.

Bunun üzerine Kültür Bilinci, yerel ortaklara ulaştı. Belediye aracılığıyla yaptıkları duyurularla 10-14 yaş arası çocuklar ve 15-24 yaş arası gençlerin başvurularını kabul ettiler…

Projenin üç sacayağı vardı:

İlki, akrilik boya ve kille düzenlenen atölye çalışmaları. (Burada yarattıkları resim ve figürlerden oluşan “Renkli Eller” sergisinin açılışı, 19 Nisan’da yapıldı.)

İkincisi, kentin üç önemli müzesini ve Arslantepe höyüğünü gezdirmek.

Son olarak da ağır travma yaşayan çocuklarla ayrıca çalıştıkları sanat terapileri

Bir yıl içinde sanat atölyelerinden 100 çocuk ve 55 genç yararlandı. Malatya’daki kültür varlıklarını gezen çocuk ve gençlerin sayısı 425 oldu. Toplam 88 çocuk ve genç, sanat terapisi aldı.

Peki etkisi ne oldu? Gönüllü psikolog Esra Avşar “Bu kapıdan giren çocuk, kapıdan farklı çıktı” diyor: “Gelmeye çekinen, ismini bile söyleyemeyenler vardı. Öz şefkat, öz sevgide problem yaşıyorduk. Uyku sorunları, yatak ıslatma, anneye yapışık olma gibi sorunlar vardı. Grup terapilerinde eğlenceli malzemeler kullanarak, istedikleri gibi malzemeleri kullanarak kendilerini ifade ettiler. Bir kez katılan tekrar gelmek istedi, akranlarıyla sosyalleşti, özgüvenleri gelişti. Ailelerden de çok olumlu geri dönüşler aldık...”

Zeynep Öğretmenin dediği gibi en büyük sıkıntı, proje bitince yaşandı:

“Bir noktadan sonra o çocuklara ‘evet, biz sizi destekledik ama artık bitiriyoruz’ deyince üzülüyorlar tabii. Biz onları kalben bırakmıyoruz hiçbir zaman ama projelerden sonra böyle bir zorluğumuz oluyor.

1745238536536.jpg

Gençler yaşadıkları kenti yeterince tanımıyor

2002’de kültür bilinci konusunda farkındalık yaratmak için kurulan Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı, İstanbul’da başlattığı “Kültür Karıncaları” programıyla adını duyurdu.

Farklı sosyoekonomik sınıf ve okullardan davet ettikleri çocuklara, rehber eşliğinde kenti ve kültürel değerlerini tanıtmak için geziler düzenlediler.

Göç şehri İstanbul’da yaşayan pek çok çocuk Boğaz’ı, şehrin önemli müzelerini ilk kez gördü.

İstanbul 2010’da Avrupa Kültür Başkenti seçildiğinde Vakıf, 2.000 öğrenciye ulaştı. Bursa, Kocaeli, Antalya gibi farklı şehirlerde de programı uyguladılar. Halen İstanbul’da yılda 300 kadar çocukla kültür turları düzenlemeye devam ediyorlar.

1745238536556.jpg

Malatya’da ilk kez uygulanan kültür ve sanatla rehabilitasyon metodunun iyi bir örnek oluşturduğunu belirten Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı Başkanı Sefa Targıt, metodun daha yaygın tatbik edilmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

Ancak son zamanlarda Vakfın bu çalışmaları sürdürebilmesi ve yaygınlaştırması için devlet kurumlarından izin almasının zorlaştığını belirtmeliyim.

Sadece Anadolu’da değil İstanbul’da da pek çok çocuğun tarım işleri için okulu bırakması, kız çocuklarının tekstil atölyelerine yönlendirilmesi ve okula devamsızlığın artması gibi sorunlar da çoğalmış…

Umarım yoksulluk, eğitime erişim sorunları sürekli büyüyen Türkiye’de, deprem bölgesine sadece maddi değil sosyal, kültürel desteğin hayati önemini kavrayan ve emek verenlerin değeri daha iyi anlaşılır.

Bilgi ve destek için tıklayın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
MEHVEŞ EVİN Arşivi