AYŞE YILDIRIM
Erdoğan’ın yeni cambazı: Betona bak betona!
1970'lerde Necmettin Erbakan'ın attığı temeller çok konuşulmuştu. Siyasette uzun süre espri konusu bile olmuştu..
Öyle ki bir "temel çalma" davasına bile gitmişti iş.
1975’de CHP ve MSP’nin kurduğu 1. Milliyetçi Cephe hükümetinde Başbakan Yardımcısı görevini üstlenmişti Erbakan. "Ağır sanayi hamlesi“ başlattığını söyleyerek fabrika temelleri atıyordu.
Onlardan birini de Erzincan’da atmıştı.
Gelin görün ki “ağır sanayi hamlesi“nin temeli öyle böyle değildi. Bir arabanın bagajına sığacak kadar büyüktü ancak.
Nitekim CHP Erzincan Senatörü Niyazi Ünsal, 11 Temmuz 1976'da o temeli arabasının bagajında TBMM'ye getirmiş ve "Otomobil bagajında taşınan bu temel MC hükümetinin bir süredir yurt düzeyinde attığı sahte temellerden birisidir" demişti.
Erbakan ise temel atma töreninin sembolik olduğunu söylemişti. Erbakan ile CHP arasında siyasi bir tartışmaya neden olan bu olay sonrası Ünsal’a bir de "temel çalmak" suçundan dava açmıştı.
Aradan yıllar geçti ve yine Türkiye benzeri bir süreci yaşıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan yanında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bakanlar, AKP Genel Başkan vekilleri, TBMM Başkanvekili, TOKİ Başkanı ve bazı belediye başkanlarıyla Hatay'da toplu temel atma töreni gerçekleştiriyor.
Yedi ayrı bölgeye canlı bağlanıyor. Ekrana sıra sıra dizilmiş insanlar yansıyor. Koordinatör vali, TOKİ yetkilileri, AKP ve MHP ilçe başkanları...
Önce İskenderun TOKİ konutları, ardından Arzu Köy Evleri, Kırıkhan, İskenderun Devlet Hastanesi, Defne Hastanesi, Antakya Devlet Hastanesi'nin temel atma töreni gerçekleştiriliyor. En son da “11 ilin toplamında 22 bin 465 konut köyevinin temel atma butonuna“ basılıyor.
Nasıl mı?
Erdoğan talimatını veriyor ekranda karşısında duranlara:
"Şöyle bir çevreyi görelim, mikserleri görelim."
Çevrede görülecek bir şey yok. Her taraf TOKİ flamaları, Erdoğan posterleri ile çevrilmiş. Yakın planda zemine döşenmiş demirler ve işçiler.
Erdoğan talimatını sürdürüyor:
"Mikserleri çalıştıralım, pompaları görelim. Nasıl beton geldi mi?“
Ekranda görülen pompadan beton demirlerin üzerine dökülüyor.
Erdoğan devam ediyor:
“Görüldüğü gibi deniz kumu değil haaa... Mıcırıyla, çimentosuyla demiriyle dört dörtlük adımları atıyoruz."
İşte o dört dörtlük temel atma töreninin ardından ne yaşanıyor?
İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı Turhan Çömez, bir fotoğraf paylaşıyor. Defne Yeni Devlet Hastanesi'nin atılan temelini gösteriyor fotoğraf. Boş bir arazide Erdoğan’ın posteri, Cumhurbaşkanlığı logolu bir panonun yan tarafında birkaç metkeralik inşaat demirleri ve onların altına dökülmüş küçük bir çimento kümesi.
Çevrede herhangi bir inşaat çalışması yapıldığına dair en küçük bir belirtinin bile olmadığı bir fotoğraf.
Doğal olarak büyük yankı uyandırdı bu fotoğraf.
Gazeteciler söz konusu alana giderek görsellerin doğruluğunu teyit etti.
Hataylı iki gazeteci; Hatay Gazeteciler Cemiyeti Disiplin Kurulu üyesi ve H24 İnternet Haberciliği sahibi Mustafa Dilek ile Atayurt Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Seyfettin Uygun da onlardan biriydi.
Bu iki gazeteci ise söz konusu alanda kimliği belirsiz kişilerce saldırıya uğradı. "Temel atma" alanında bulunan ve kendisini "toprak sahibi, müteahhit ve yüklenici firma" olarak tanıtan bir kişi "Ben Malatyalıyım, buradan gitmezseniz başınıza bir iş gelir. Siz kimsiniz lan, vatan hainisiniz" diye saldırdı gazetecilere. Ardından alanda bulunan başka şahıslar da eklendi saldırıya.
Kısa bir süre sonra da Erdoğan’ın temelini attığı “beton“ parçası ortadan kaldırıldı, hastane tabelası yerinden söküldü.
Ve gece yarısı alelacele bir sosyal medya hesabı açıldı.
"Defne Devlet Hastanesi" adlı hesaptan, “1.Gün“ denilerek "Yapımına başlanan Defne Hastanemizin çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor" diye harıl harıl bir inşaat alanı videosu paylaşıldı.
Hatay’da konulup kaldırılan “seyyar temel“ de gösteriyor ki, Erdoğan 14 Mayıs seçimlerine kadar hayali inşaatlar üzerinden bol bol algı operasyonu yapacak.
Başlamayacak inşaatların temelini atacak, belki de demir filizleri yeni çıkmış iki karışlık betonların bitmiş konutlar gibi tapusunu bile dağıtacak.
“Bu inşaatları ancak biz bitiririz“ diyerek her şeyini kaybetmiş depremzedeleri sahte umutların peşine düşürerek oylarını almaya çalışacak.
14 Mayıs seçimlerine 50 günden daha az bir süre kala halka anlatacak hiçbir hikayesi kalmayan Saray iktidarı 6 Şubat depreminin yıkıntılarından yalancı umutlar çıkartıp geleceklerini yitirmiş depremzedelerin sadece akıllarını değil aynı zamanda “oylarını da çelecek“.
Elde malzeme kalmayınca milleti havadaki cambaza baktırarak cebindeki oyunu götürecek yeni bir numara buldu Erdoğan.
Eğer bu “cambaza bak“ numarası tutmazsa bitmeyen inşaatlar, yerine getirilemeyen sözler için de başka bir yalana başvuracak:
“Hastaneleri, okulları, konutları yapacaktık ama Kılıçdaroğlu temellerini çaldı.“