İBRAHİM EKİNCİ
Yeni soru: Türkiye'deki 525 İsrail sermayeli şirketten kaçı, İsrail'in saldırganlığını kolaylaştıran üretim yapıyor?
İBRAHİM EKİNCİ
Koca koca makam sahibi AKP’lilerin (memleketin Ticaret Bakanı çıkıp ekranlarda, İsrail’le ticaret iddialarının hükümeti yıpratmak amaçlı, İsrail gizli servisi destekli kasıtlı siyasi propaganda olduğunu söyledi. AKP İl Başkanı, TÜİK istatistiklerine “montaj” dedi… Bir de kendinden emin, bir de soru soran gazetecileri cahillik derekesine düşüren edayla) akla zarar argümanlarla savunmalardan, örtme, gizleme girişimlerinden sonra…
Besleme trol taburlarının “İsrail’le ticaret yasaklansın” diyenlere hadsiz saldırılarından sonra…
Protestocu çocuklara cadde ortasında işkence ettikten sonra…
Yanaşma medyanın “İhracatı Filistinliler istiyor” mizansen haberlerinden sonra…
Nihayet ihracat yasağı geldi.
Geldi ama… Biraz bakınca pek sınırlı bir yasaklama olduğu görülüyor.
Kayınpederin Cumhurbaşkanlığı devrinde dolar milyarderleri listesine giren damadın tertiplediği perdeleme mitinginin gerçekleştiği günler dahil… Türkiye bu yıl ilk iki ayda 771 milyon dolarlık ihracat yaptı İsrail’e. Mart ayı rakamıyla muhtemelen 1 milyar doları bulmuştur. AKP il başkanının “montaj” dediği TÜİK verilerine göre soykırıma ulaşan İsrail saldırısının geçen yıla tekabül eden son üç ayı da dahil 1 milyar 867 milyon dolarlık (martla birlikte toplam 2 milyar dolarlık) ihracat yapılmış görünüyor. Yıllık ihracat 6 – 7 milyar doları buluyor zaten.
Şimdi bir yasaklama kararı geldi ama… Filistin ulusunun hak ve hukukunu iç siyasette sömürme tekelini kaptırmanın oy kaybı olarak önlerine gelmesinden sonra alınıyor bu yasaklama kararı.
Özeti… AKP hala içe dönük siyaset yapıyor. O yüzden karar, yasak savma kabilinden… Çok kritik ürünlerin ihracatı hala serbest. Dahası 525 İsrail sermayeli şirketin şu “trafik sapması” denilen olası faaliyetlerini kontrol etmeyi de kapsamıyor.
İnsani ve mantıklı olan ne olurdu?
Ticaretin, İsrail haydutluğu başlar başlamaz kesilmesi olurdu.
7 ay sonra inşaat malzemeleri ihracatı yasağı geliyor.
Hala örtme, gizleme, çarpıtma girişimleri devam ediyor. Bakanlık açıklamasına bakalım: “Esasen, çok önceden bu yana, İsrail’e askeri amaçla kullanılabilecek herhangi bir ürün veya hizmetin satışına ülkemizce izin verilmemiştir ve verilmemektedir” diyor.
Bu yasaklama kararı nerede?
“İzin verilmemektedir” derken gümrüklerde mi geri çevriliyor?
Böyle bir şey yapılamaz.
Hukuki zemin olmadan “izin vermiyoruz” demenin hiçbir geçerliliği yok.
Madem izin verilmiyor, yasak listesine niye konulmamış bu?
Bugünkü mevzuata göre yasaklama kapsamı dışında kaldığı için isteyen İsrail’e patlayıcı, mühimmat, motorlu taşıt dahi satabilir
İhracat yasağı kapsamına bakalım:
Esasında sadece inşaat malzemeleri ihracatı yasaklanmış gibi görünüyor. 54 kalemin neredeyse 50’si inşaatla bağlantılı. Bu kapsamın dışında sadece gübreler ile uçak benzini - jet yakıtı var. İsrail’e halen:
- İnşaat makineleri dışında kalan motorlu kara taşıtı ihracatı serbest,
- Demiryolu taşıtları satışı serbest,
- Hava – deniz taşıtları satışı serbest,
- Birkaç çeşidi dışında makine ihracatı serbest
- Barut ve patlayıcı maddeler yasak listesinde yok
- Silahlar, mühimmat, bunların aksam ve parçaları ihracatı listede yok.
Satışı olsun olmasın bunların yasak kapsamına alınması gerekirdi.
Şirketlere sivil satış zorunluluğu getirilmeliydi
Eczacılık ürünleri, gıda ve tekstil – hazırgiyim ihracatı insani nedenlerle yasak kapsamına alınmamış olabilir ama örneğin tekstilde İsrail ordusu bağlantılı olmamak şartı getirilebilirdi. İsrail askerinin giydiği içliklerin Türkiye’den gittiği iddiaları yabana atılamaz. Burada şirketlere sivil satış zorunluluğu getirilmesi gerekirdi.
Duyuru metninde “Türkiye, 9 Nisan 2024 tarihinden itibaren, ilk aşamada Ek’te belirtilen ürün grupları altında yer alan ürünlerin İsrail’e ihracatını kısıtlama kararı almış bulunmaktadır” deniliyor. Umalım ki bu kapsam genişletilsin ve yasak savma kabilinden değil de daha gerçek, vicdanlara, insani değerleri karşılayan bir kapsam geliştirilsin…
Dolayısıyla kamuoyunun işi bitmiş değildir.
İkiyüzlü tutum sürmektedir.Yasak kapsamı çok dardır.
Şirket faaliyetlerini de dışarıda bırakmıştır.
Şirket faaliyetleri derken…
Türkiye’de 18’i son birkaç ayda kurulmuş, - dikkat buyurun son birkaç ayda!- toplam 525 İsrail sermayeli şirketin faaliyeti var. (1) “İsrail sermayeli” demek, yüzde 100 İsrail sermayeli anlamına gelmiyor. Belirli bir oranda İsrail sermayesi ortaklığı da “yabancı sermayeli” tasnifine alınıyor. Yani? Yani bu şirketlerin birçoğunda Türkiyeli ortak var. Sorunumuz veya akla gelen şu: Acaba, bu şirketler içinde İsrail devletinin saldırganlığını kolaylaştıran üretim faaliyeti var mı?
Dış ticarette “trafik sapması” diye bir şey var. Bu şirketlerden bazıları rahatlıklar, başka ülkeler üzerinden ihracat yasaklarını delebilir. Şirketler bu yola daha çok gümrük engellerini aşmak için başvuruyorlar ancak, en son Rusya’ya ambargo olayında da gördüğümüz gibi, yasaklamaları aşmak için de çok sık başvuruluyor. Şirket yasağı aşmak için ihracatı başka ülke üzerinden geçiriyor. Bugün okudum haberini… “İsrailli ithalatçılar, Türkiye'nin İsrail'e 54 ürünün ihracatını yasaklama kararının ardından Türk mallarını Slovenya limanları üzerinden İsrail’e getirmeyi düşünüyor.”
Olur mu? Olur! Olabilir. Demeye çalıştığım da bu.
Türkiye’de faaliyet gösteren İsrailli şirketlerin faaliyet alanlarına bakıldığında…
Bu 525 şirketten 47’si seyahat acentesi, otelcilik gibi turizm bağlantılı sektörlerde faaliyet gösteriyor. 39’u inşaatçı, 13’ü gayrimenkulcü. 4’ü gıda üretimi, 2’si giyim eşyası üretiyor. 60’ı perakendeci, 132’si toptan ticaret ve ticaret komisyonculuğu yapıyor. Bunların bir kısmı muhtemelen İsrail’e ihracata aracılık eden şirketler olmalı. Ama 11’i kimyasal madde ürünlerinin imalatında faaliyet gösteriyor. 3 şirket motorlu kara taşıtı, 5 şirket diğer ulaşım araçları imalatı yapıyor. Ana metal sanayide faaliyet gösteren 3 şirket görünüyor. Elektrikli makine imalatında faaliyet gösteren 14, enerji alanında faaliyet gösteren 13 şirket var.
Yine… Önemli bir alan “kara taşımacılığı ve boru hattıyla taşımacılık” sektöründe faaliyet gösteren 7 şirket gözüküyor. Alternatif enerji teknolojileri üzerinde faaliyeti olan var. Dolayısıyla kontrolün bu alanı kapsaması önemli. Şirketler kapatılsın gibi bir fikir peşinde değilim. Kontrol! İsrail saldırganlığı soykırım derekesine vardı. Dünya cinayetleri izliyor. Bir ulusun evi başına yıkılarak sürülüyor topraklarından… Bu suç faaliyetini kolaylaştıran her şey, her ilişki suça ortak olur.
1Bakanlığın toplam sayıları verdiği başka bir listede şirket sayısı 505 görünüyor. Ancak isim isim verilen listede 525 İsrail sermayeli şirket görülüyor.