ÖZGE MUMCU AYBARS

ÖZGE MUMCU AYBARS

Yarışa başlamadan rakibini sakatlamak: Dezenformasyon Yasası

Yeni yasama yılı 1 Ekim’de TBMM’de tüm gerilimiyle başladı. Kulislerde 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacağı belirtilen seçimden önce sancılı olacağı belli olan bir dönem bizleri bekliyor.

Seçim sath-ı mailine girmeden önce kısa geçecek bu dönem, baş döndürücü kulis haberleri, muhalefetin adaylık tartışmaları ve de araçsallaştırılan bir dış politika anlayışıyla şekillenecek. İzleri geçen haftalardan belli.

Bu dönem, ilk hafta gündeme alınacak konuların başında Dezenformasyon Mücadele Yasası geliyor. Ajans haberi şöyle geçmiş: “TBMM'nin yeni yasama yılında ilk olarak kamuoyunda "dezenformasyonla mücadele yasası" olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ni yasalaştırılacak. Ayrıca ilk hafta içinde TBMM Genel Kurulu'nda Anayasa Mahkemesi ile Kişisel Verileri Koruma Kuruluna üye seçimi yapılacak.”

“Dezenformasyonla Mücadele Yasası” diğer adıyla “Sansür Yasası” basın ve ifade özgürlüğü alanında “görece özgür kalan” alanları da işgal için çalışmaya başlayacak.

Bu yasanın neleri içerdiği madde madde özetleyelim:

  1. Yasa için hazırlık aşamasından Meclise gelme aşamasına kadar alanda çalışan meslek örgütlerinin görüşleri alınmadı. Sistem değişikliğinden sonra TBMM’deki benzeri birçok yasa tasarısı gibi “tepeden inmeci” bir yasa.
  2. Tasarıda yer alan 29. Maddeye göre, “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilen ceza oranında artırılır” hükmü yer alıyor. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş, yasanın bu maddesinin “gazetecilere haber kaynağını açıklamak zorunda bırakan, hangi haberin böyle değerlendirilebileceğinin muğlak olduğu bir düzenleme olduğunu” ifade ediyor ve ekliyor, herhangi bir yangın haberi dahi “halk içinde endişe yaratma” olarak değerlendirilebilir. Hukukçu Kerem Altıparmak ise şöyle bir örnekle durumu açıklıyor: “Anonim hesaptan kolluğun şiddet kullandığına dair bir bilgi paylaştınız. Savcılık bunun yalan haber olduğuna karar verirse, Twitter'ın ulusal temsilcisine bu kişinin kimlik bilgilerini bildir diyecek. Twitter bildirmezse Twitter'a erişim engellenecek.”
  3. Basın İlan Kurumuna verilen yetkiyle, internet medyasına resmi ilan verilmesi ve internet medyasının basın kartı alması sağlanacak. Aynı teklifin 7. Maddesiyle Basın Kanunu’nun “Düzeltme ve Cevap Hakkı” başlıklı 14. Maddesinde internet sitelerine gönderilen tekzip metinlerinin bir gün içinde yayınlanması gerekiyor. Bu düzenlemeyle bağımsız internet medyasının “tekzip sitelerine” dönme ihtimali yüksek.
  4. Teklifin 32. Maddesi ile 8. Maddesindeki suç kataloğuna: 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununun 27. maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında yer alan suçlar” maddesi eklenmeye çalışılıyor.

Bir olumlu karar ise AYM’den. AYM 11 Ağustos 2022 tarihinde BirGün, Cumhuriyet, Evrensel ve Sözcü gazetelerine Basın İlan Kurumu (BİK) tarafından verilen ilan ve reklam cezalarının hukuksuz olduğuna dair bir karar yayınladı. AYM’de oy çokluğuyla alınan ‘Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. ve diğerleri kararı’yla BİK’in, Anayasanın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğü ve 28. maddesinde güvence altına alınan basın özgürlüğünü ihlal edildiğine dikkat çekildi ve “Kuruma tanınan yetkinin basının etik değerlerini düzenleme amacından öteye giderek artık kimi basın mensupları açısından caydırıcı etki yaratabilecek bir cezalandırma aracına dönüştüğü ve bu durumun sistematik bir soruna neden olduğu gözlemlenmiştir.” tespiti yapılmakta. Verilen cezalar ve itiraz usullerindeki eksiklikleri tanımlayan AYM bu durum için “sınırları belirlenmemiş bir yol sunan kurallar zinciri” ifadesi kullanıldı. Çağdaş Gazeteciler Derneği’ne göre bu karar, Basın İlan Kurumu’na bir ders niteliğinde ve dezenformasyon yasasının zihniyetini boşa düşürüyor.

Görüşmeler çekişmeli de olsa, meclisin aritmetik niteliğinden dolayı yasanın geçecek.

Basına ilan dağıtılması konusu, iktidarların sıkıştığı dönemlerde, muhalif basına yönelik bir sopa olarak kullandığı, bir anlamda “gizli sansür”ü teşvik ettiği bir durum.

Bu yasayla değil gazeteciler, sıradan vatandaşlar dahi sessiz kalmaya zorlanacak. Bu yasanın seçim arifesinde geliyor olmasını tesadüf olmadığı belli. TBMM’nin yasama yılı kısa sürecek. Ve böylesi bir yasal düzenlemeyle seçim dönemine girecek muhalefetin önlemlerini iyi alması gerekiyor.

Özetle sıkıntılı bir döneme girdik. Siyasetle ilgilenen ve siyasi olayları içselleştiren herkes için sıkıntılı bir dönem. Ekonomik olarak borçların giderek katlandığı, insanların siyasete, siyasetçilere ve aslen iktidara olan öfkesinin büyüdüğü; bu durumun anketlerle somutlaştığı bir dönem. Toplumsal fay hatlarının her noktadan oynatılmaya çalışacağı bu dönem, yeni krizlere ve yeni siyasal aktörlere gebe. Toplumun büyük bir kısmına düşen, derin sağduyuyu korumak.

Önceki ve Sonraki Yazılar
ÖZGE MUMCU AYBARS Arşivi
SON YAZILAR