TEZCAN KARAKUŞ CANDAN
Bir Cumhuriyet mekanı "Ankara Palas"
Ulus Cumhuriyet’in ilk yıllarında Meclis, Başbakanlık, parti genel merkezleri, gazetelerin temsilcilikleri, matbaaları eğlence mekânları ile politik kültürel coğrafya içerisinde sosyal buluşma ortamları olarak öne çıkar. Siyasetinde beslendiği bu kültürel coğrafya, dönemin siyasilerini ve bakış açılarının kalitesini de arttırır.
Bugün kent merkezlerinden uzaklaşan siyasi parti genel merkezlerinin halktan uzaklaşan politikaları ve bir çok siyasetçinin vasatlığı, mekânsal olarak bir kültürel coğrafya ile beslenemediklerinin de göstergesi.
Ulus o dönemde devlet lokantası unvanını alan Karpiç, Ankara Palas, BelleVue Palas, Lausanne Palas, Taşhan Palas, Aydın Palas, Meydan Palas, İstanbul Palas, Zevk Lokantası, Smyrna Lokantası, İmren Lokantası, Lezzet Lokantası gibi temiz ve kaliteli hizmet veren yerlere de ev sahipliği yapar. Bu mekânlar aynı zamanda bir etkileşim ve politikanın yeniden üretiminin de mekânları olarak öne çıkar. Siyasetin icra edildiği mekânlar, toplumunda kendisini ifade ettiği, yöneten ile yönetilenin gündelik yaşam içerisinde sokakta, lokantada karşılaştığı bu nadide mekânların, günümüz siyasası içerisindeki yokluğu siyasetin bugün halktan uzaklaşmasının da acı örneğini bize yaşatıyor.
“Doğudan batıya açılan pencere”
Ankara Palas bu politik kültürel coğrafyada Ulus‘ta Cumhuriyet ideolojisinin kuruluşuna gönderme yapan simge yapılarından birisi olarak öne çıkar. Atatürk’ün isteği ile İkinci Meclis binasının hemen karşısına, yabancı devletlerin konuklarının ve temsilcilerinin, Ankara dışından gelen milletvekillerinin konaklaması amacı ile Ankara Palas yapımına karar verilir. Mimar Kemallettin’in deyimiyle "Yerli ve Avrupalı müşterilere Avrupa otellerindeki refahı temin etmek" için tasarlanmıştır.
Vedat Tek tarafından I.Ulusal Mimarlık Uslubu’yla tasarlanan Ankara Palas’ın inşasına 1924 yılında başlanır. İnşaatın temel aşaması devam ederken Vedat Tek’in işi bırakması ile bu kez Mimar Kemalletin Bey tarafından tasarlanan proje ile süreç devam eder. Ankara Palas inşaatı 1928 yılında tamamlanır. Ankara Palas’ın işletilmesi için 1927 yılında Ankara Palas Türk Anonim Şirketi kurulur. Otelin ilk işletmesi Jül Fresko’ya verilir.
Bodrum kat üzerine iki katlı yapılan Ankara Palas, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki, Osmanlı’ya gönderme yapan bezeme ve süslemeleri, kubbeli hacımlar ve mukarnaslı sütun başlıkları ile biçimlenen mimarisi, modern bir yaşantının icra edildiği fonksiyonu ile bir geçiş dönemi mekânıdır aynı zamanda.
Bir Cumhuriyet mekanı Ankara Palas
TBMM konuşmalarından sonra Mustafa Kemal Atatürk’ün dinlenmek için Ankara Palas’ı seçmesi ve Ankara Palas için “Doğudan, Batıya Açılan Pencere” tanımlaması dönemin ruhunun da ifadesidir. Çok kültürlü siyaset ve kültürel ortamın tam merkezinde bulunan Ankara Palas siyasetinde kalbinin attığı yerdir. Atatürk’ün, birçok devrime burada karar vermesi, kadın erkek eşitliğinin görünen yüzü ve kamusal mekânı olarak Cumhuriyet Baloları’nı Ankara Palas’ta gerçekleştirmesi ve Ankara Palas’ın girişinin üzerinde Meclis’e bakan odayı uzun yıllar kullanması siyasetin merkezini, nasıl içselleştirdiğinin de ifadesidir.
Konaklamanın yanında gazetecilerin sanatçılarında buluşma alanı olan toplantıların etkinliklerin, davetlerin ve resepsiyonların da olduğu Ankara Palas, açılışının ardından, çağdaş Türkiye’nin kamusal alanı olarak, kadınların şık kıyafetleri ile katıldıkları balolara da ev sahipliği yapar. Ankara Palas’ta 29 Ekim’de verilen Cumhuriyet baloları modern yaşam tarzının ve yeni devletin temsil mekânlarından biri olarak simgeselleşir.
1975 yılına kadar otel olarak işlevini sürdüren Ankara Palas, 1976-1982 yılları arasında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından sergi alanı ve ofis olarak kullanılır. Daha sonra Dışişleri Bakanlığı’na bağlı devlet konuk evi olarak hizmet verir. 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar İdaresine devredilir.
2018 yılına kadar, pek çok kez deneyimlediğimiz, Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin toplantılarına, meslekte 30-40-50-60 yılını dolduran üyelerin törenlerine ve yemekli organizasyonlarına ev sahipliği yapan Ankara Palas’ın 2018 yılından bu yana kamusal mekân olma işlevi sadece dış cephesinden görünen bir sürece taşındı.
Her mekân yaşatılarak korunur ve gelecek kuşaklara taşınır. Cumhuriyet’in ve Başkent’in 100.yılına sayılı günlerin kaldığı bir dönemde Ankara Palas’ı, temsil değerini ve Cumhuriyet Balolarına ev sahipliğini hatırlamak ve yaşatmak hepimizin sorumluluğu. Bir çağdaşlaşma mekânı olan Ankara Palas’ın Cumhuriyet’in 100.yılında Cumhuriyet Balosu’na ev sahipliği yapması dahası halkın bunu istemesi ve gerçekleştirmek için kararlı olması Cumhuriyet’in 100.yılına yakışır.