TEZCAN KARAKUŞ CANDAN

TEZCAN KARAKUŞ CANDAN

AKP iktidarının sonunun fragmanı: Ankapark enkazı

AKP iktidarı hem yerel yönetimler hem de merkezi yönetim eliyle, rant odaklı kentleşme politikaları üzerinden sermaye biriktirip Cumhuriyet’in bellek mekânlarını yok ederken, simgesel yolsuzluk ve yozluk örnekleri ortaya koydu.

Melih Gökçek Cumhuriyet’in başkentine uyguladığı kentleşme politikaları ve hukuka aykırı müdahaleleri ile AKP’nin yerel yönetimlerdeki yolsuzluk ve hukuksuzluklarının temsili haline geldi. Ankara’da yapılanlar matah bir şeymiş gibi diğer illere transfer edildi. Birçok kentte karşımıza çıkan plastik ağaçlar, şelaleler, katlı kavşaklar, ışıklandırmalar, saat kuleleri, ithal ağaçlar o dönemin temsilidir. Atatürk Orman Çiftliği’nde yaşanan hukuksuzluklar, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine aykırı yapılaşmalar da iktidarın ideolojik olarak varlık değerini yok etme, rejimle hesaplaşma ve Başkent’in kimliğini dönüştürmeye dair izleridir.

Ankapark işte o izlerden birisidir. Hem yolsuzluk hem de hukuksuzluk örneği haliyle Başkente karşı işlenen suçlardan birisi olarak ulusal ve uluslararası gündemde yerini almıştır. –Tam da burada Atatürk Orman Çiftliği mücadelesi ile sürecin ulusal ve uluslararası gündeme taşınmasındaki kararlı mücadelesi ve Gökçek dönemi hasar tespitini Ankara Rapor olarak yayınlayan TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin hakkını vermek gerek.- Atatürk Orman Çiftliği’nde plan yapma yetkisi ve hayvanat bahçesi alanının bedelsiz olarak on yıllığına irtifa hakkı tesisi 2006 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne verildi. Böylece kurda kuzu teslim edildi.

Süre 2018 yılında yirmidokuz yıl olarak kanunla uzatıldı. Hayvanat bahçesi dağıtıldı. Bakanlar Kurulu kararı ile alınan yenileme alanı ilanı, yargı kararlarıyla iptal edildi. Sonra aynı içerikte yine planlar yapıldı.

Dava sürecinde bilirkişi raporlarında ‘Atatürk Orman Çiftliği alanlarında ticaret sanayi ve konut yapılamaz, alan birinci derece tarım arazisidir, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyetine aykırılık ve 1.derece doğal sit alanıdır.” vurgusu olmasına rağmen, hukuksuz bir şekilde inşasına devam edildi. Gökçek’in peluş hayvan parkı hayali Kingdom of the Wild-Vahşetin Krallığı’adlı tema parka dönüştü. Atatürk Orman Çiftliği alanları betona boğuldu, ağaçları kesildi, milyarlarca lira harcanarak, Atatürk’ün şartlı bağışına ve AOÇ kanununa aykırı olarak, ulusal bellek alanının bağrına hançer saplandı. AOÇ’de yaşanan vahşetin adı Ankapark oldu. Ankapark inşası sürecinde Gökçek hakkında defalarca kez yapılan suç duyuruları ise AKP korumasında işleme konulmadı.

Ankapark’ın geride bıraktığı enkaz, AKP iktidarın sonunun fragmanı gibi.

Ankapark’ın nasıl işletileceğine ilişkin Ankara Üniversitesi’ne bir işletme modeli çalışması bile yaptırıldı. Ancak işletilemeyeceği çok açıktı. Öyle de oldu ve Ankapark işletmesi çöktü. Geçtiğimiz hafta Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne devredilen Ankapark’ın mevcut hali teşhire açıldı.

Atatürk Orman Çiftliği alanlarında bir buçuk milyon metrekare alan, şimdi metal mezarlığı. Gökçek’in ‘On milyon Çinli turist gelecek’ beklentisi o günde gerçekçi değildi. Bugünde utanacağı yerde, hala konuşmayı yeğlemesi, AKP iktidarının yarattığı değerler tahribatının vahimliğini gösteriyor. Çevre Şehircilik Bakanı da, durum ortadayken aynı şekilde gerçekleri söyleyemiyor. Şimdi Ankapark’ta Çin’den gelen oyuncaklar yerlere serilmiş, kırılmış, dökülmüş “elveda milyarlar” der gibi görüntüleniyor. Ankapark’ın geride bıraktığı enkaz, AKP iktidarının sonunun fragmanı gibi bize geleceği gösteriyor.

Atatürk Orman Çiftliği, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyeti ile halkına emanetidir. Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyeti ankete konu edilemez.

Ankapark’ın Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne devredilmesi ile birlikte, Belediye Ankapark’ın geleceğine ilişkin açık uçlu bir anket başlattı. İlk bakışta anketle halka sorulması “iyi bir şeymiş gibi” algılansa da derine inilince bilimsel ve hukuksal açıdan tartışılmayacak konuları tartıştırarak, bilimselliği değersizleştiren, hukuksuzluk karşısında inisiyatif almayan popülist bir muhteva barındırıyor.

Ankapark Atatürk Orman Çiftliği alanında Atatürk’ün şartlı bağışına ve hukuka aykırı yapılmıştır. Alan 1.derece doğal sit alanıdır. Ankara Çayı taşkın bölgesindedir. Bütün bunları yokmuş gibi varsayarak bir değeri anket ile tartışmaya açmanın yaratacağı ‘vahşet’ ise hiç tartışmasız vasatı pekiştirir. Zira katılımcılık bütünlüklü bir süreçtir, anket ise bu süreç içinde ancak bir veri toplama yöntemi olabilir. Atatürk Orman Çiftliği, Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyeti ile halkına emanetidir. Atatürk’ün şartlı bağışı ve vasiyeti ankete konu edilemez.

ŞİMDİ NE OLACAK?

Hukuksuz olarak, bilime ve vicdana aykırı, inat ve israfla, kamu kaynakları çarçur edilerek, Atatürk’ün şartlı bağışı ihlal edilerek yapılan Ankapark, tasfiye edilmeli ki kimse bir daha böyle bir hukuksuzluğa cüret edemesin. Aynı zamanda Atatürk Orman Çiftliği Kanunu’nun 9.Maddesi “Atatürk Orman Çiftliği’nin bütün malları devlet malı hükmündedir, bu mallar aleyhinde suç işleyenler devlet malları aleyhine suç işleyenler gibi görülür.” der. Bu maddeye istinaden Gökçek ve ona yol açan iktidarın kente karşı suçlarla birlikte, Cumhuriyet’e karşı işlenen suçlar kapsamında da yargılanması için mücadele büyütülmeli, Ankapark’ın zararı ise Gökçek’ten tazmin edilmelidir.

Peki tonlarca metal yığını nasıl tasfiye edilecek? Belediye enerjisini buna yoğunlaştırmalıdır. Çünkü elinde sadece bir Ankara gündemi değil, ulusal ve uluslararası gündeme konu olacak büyüklükte bir zenginlik var. Ankapark’tan çıkacak tonlarca metalin ileri dönüşümle ulusal ve uluslararası heykel sanatçıları tarafından yapılacak kent suçu heykelleri ile yeniden kazanımı mümkündür. Heykel sempozyumu ve yarışma ile elde edilen kent suçu heykellerinin, başkent Ankara’dan tüm kentlere hediye edilerek, AKP yerel yönetimlerinin yolsuzluğunun ve hukuksuzluğunun, farklı kentlerde hikâyesi ile anıtlaşmasını sağlamak, topluma ve gelecek kuşaklara verilecek en büyük mesajdır. Atatürk’ün emanetine edilen ihanetin unutulmaması için yaratılabilecek bu fırsat es geçilmemelidir.

Belediyeden beklenen, hukuksuzluğu halka sorması değil, Ankapark’ta Atatürk Orman Çiftliği alanlarının nefes almasını sağlayacak tasfiyeyi koordine etmesidir. AOÇ topraklarını Atatürk’ün vasiyetine göre özgürleştirmesidir. Metal yorgunluğu teşhisi ile el çektirilen şahsın metallerini yaratıcı zekâ ile tüm dünyaya teşhir edecek, unutulmayacak eserler bırakılmasının sağlanmasıdır. Böylece AKP yerel yönetiminin temsili olan Gökçek ve yerel yönetim anlayışı mahkûm olsun ki bir daha pişkin pişkin konuşamasınlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
TEZCAN KARAKUŞ CANDAN Arşivi
SON YAZILAR