Atatürk Orman Çiftliği’nde binlerce ağaç kesilerek yapılan Kaçak Saray inşası Cumhurbaşkanı’nın ağaçla ilişkisini en iyi tanımlayan süreç olarak 2012 yılında tarihe geçti. Kaçak Saray’a mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına yönelik “mahkeme kararına uymayacağım, bu binayı da bitirip içine oturacağım, gücünüz yetiyorsa gelin yıkın" söylemi de hukuk tanımayacağının en hakiki göstergesiydi. Öyle de oldu…

Hal böyle iken, 11 Kasım 2021 tarihinde 'Milli Ağaçlandırma Günü’nde Cumhurbaşkanı '81 ilde 81 Millet Ormanı yapacağız’ açıklamasını yaptı. Bu açıklama ormanlarımızın başına gelecek belanın habercisiydi. Mevzuatımızda yeri olmayan "Millet Ormanı" kavramı yine pat diye ortama atılmış oldu. Açıklama ile gaza basıldı. Orman Genel Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlükleri'ne genelgeler göndererek her ilde bir ‘Millet Ormanı’ yapılmasının altını çizdi. Mevzuat arkadan gelecekti. Nitekim 22 Mayıs 2022 tarihinde resmi gazetede mesire alanları yönetmeliği yürürlükten kaldırıldı "Orman Parkları Yönetmeliği” yayınlandı.

Ormanlarımızı bekleyen büyük tehlike. Orman kanunları işliyor, ormanlar işletmeye açılıyor.

Yerel yönetimlerin AKP’de olduğu yerlerde yerel yönetimlerle, olmadığı yerlerde bakanlıklar üzerinden Orman Bölge Müdürlüğü ile birlikte Millet Ormanı için planlama yapılıyor. Orman Bölge Müdürlükleri ile yerel yönetimler, kurumlar ,ormanlardan orman beğenip, Millet Ormanı yapmak için sıraya girdiler. Millet Ormanı deyince aklınıza sakın çorak bir toprakta ağaçlandırma yapılarak yeni orman alanları oluşturulması gelmesin. Var olan orman alanlarımız belirleniyor, Millet Ormanı haline getiriliyor. Belirlenen alan, Orman Parkları Yönetmeliği’ne göre planlanıyor, tesisler kuruluyor. Yönetmeliğe göre konaklamalı ve konaklamasız orman parkları planlanabiliyor. Yürüyüş ve koşu yolu, macera parkı, seyir terası, sosyal tesis, araç yolları, otopark, kameriye, wc, kültür evleri, bisiklet yolları, amfi tiyatro , kamp alanları, iki üç katlı konaklama üniteleri yapılabiliyor. Orman parklarında, taban alanı 250 metrekareyi ve kat adedi bir bodrum kat ve çatı arası hariç ikiyi geçmeyecek şekilde inşa edilecek yapı ve tesisler, Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen esaslara göre yapılıyor. Bu alanlar içinde imar planı şartı aranmıyor. Tamamlanan tesisler yirmi yıla kadar ihale ile kiraya verilebiliyor, giriş ücretleri belirlenebiliyor. İşin içerisinde orman alanlarında tesis kurmak, işletmeye vermek olunca destek veren verene. Tüm bakanlıklar ve iktidarın kurumları projeye destek veriyor. İşte ormanlarımızı yapılaşma tehdidi altına alacak, orman alanlarını işletmecinin idaresine verecek büyük tehlike, Orman Parkları Yönetmeliği ile Millet Ormanı adıyla servis ediliyor. Yılsonuna kadar 81 Millet Ormanı yapılacağı ifadesi, Millet Ormanı yapmak için ihaleler sürecinin de hızlanacağını, 81 ilimizde ormanlarımızı bekleyen Millet Ormanı tehlikesi ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.

Atatürk Orman Çiftliği’ne Millet Ormanı!

AKP iktidarının yaşamımıza değer katan varlıkları yok etme yaklaşımı ile neoliberalizmin sermaye aktarımının iç içe geçtiği projeler arasına eklenen Millet Ormanı, Başkentte Cumhuriyet’in simge mekânlarından olan Atatürk Orman Çiftliği’ne yapılıyor. Atatürk’ün şahsi mal varlığı olan, şartlı bağışı ve vasiyeti ile 11 Haziran 1937 yılında halkına emanet edilen Atatürk Orman Çiftliği alanın bir bölümü, Beştepe Millet Ormanına dönüştürülmeye cüret ediliyor. Kaçak Saray’ın hemen karşısında bulunan Atatürk Orman Çiftliği alanında Ankara Orman İşletmeleri Müdürlüğü tarafından "Beştepe Millet Ormanı Sosyal Donatılar İnşaatları İle Altyapı ve Çevre Düzenlemesi Yapım İşi” ihalesi çıkartıldı bile. Çorak bir araziye değer katamayanlar, bu ülkenin kurucusunun, şahsi mal varlığını halkına emanet ettiği, 1. derece doğal ve tarihi sit alanını talan ediyor. Atatürk’ün ismini silmeye yönelik mekân hıncını barındıran bu hamle, diğer yandan Anadolu’nun her yerinde ranta açılacak, talan edilecek orman alanlarını işletmeye dönüştürerek, yapılaşma tehdidi ile karşı karşıya bırakıyor.

Başkentte Atatürk Orman Çiftliği alanlarında bir kez daha başlayan bu hukuksuzluk, değer harcayıcılığı, 81 ilde hepimize ait olan orman alanlarında yaşanacak. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin Beştepe Millet Ormanı ihale sürecini hızlıca yargıya taşımasıyla Millet Ormanları adı altında ormanların talanına ilişkin mücadelede ilk kıvılcım yakıldı. Gerisi hepimizin sorumluluğunda.