SAMİM AKGÖNÜL

SAMİM AKGÖNÜL

Dört kişi, dört konu

Emmanuel

Konu bir: Fransa’da genel seçimlerin ikinci turu tamamlandı. Ortaya çok karmaşık bir tablo çıktı. 577 koltuklu mecliste Cumhurbaşkanı Macron’un partisi LREM’in de dahil olduğu “Birlikte” (Ensemble) ittifakı oyların %38,6’sını alarak 246 milletvekili çıkardı ancak mutlak çoğunluğu kaybetti. Radikal solun başını çektiği “Yeni Halkçı Çevreci Toplumsal Birlik” (Nouvelle Union Populaire Ecologique et Sociale) %32,6 oy aldı ve 142 milletvekili çıkardı. Mélenchon başbakan olma şansını kaybetti ama sol da küllerinden doğmuş oldu.

Asıl tehlikeli olan elbette giderek meşrulaşan milliyetçi, popülist sağı temsil eden “Ulusal Birliktelik” (Rassemblement National) partisinin %17,5 oy alması ve tarihinde ilk defa 89 milletvekili çıkarması. Kendilerini hâlâ muhalefette kabul eden Cumhuriyetçi parti ve Merkez partisi ittifakı %7,3 oy aldı ancak çoğunlukçu seçim sistemi sayesinde 64 koltuk kazanabildi. İttifaka girmeyi reddeden sosyalistler 13, gene ittifak dışı liberaller 9, bölgeselciler 6, merkez 5, RN dışı aşırı sağcılar 2 ve 1 de bağımsız aday milletvekili çıkarabildi.

Bu parçalı mecliste Macron’un politikalarını harfiyen yerine getirecek bir yürütme kurabilmek zor. Macron popülist sağın lideri Le Pen dahil parti liderleriyle görüşmelere başladı ama kendisini gergin bir 5 yıl bekliyor. Bu açık.

Pınar

Konu iki: 25 senedir süren bir kâbus var. İnsan hakları savunucusu, feminist sosyolog Pınar Selek’in kâbusu. Geçen hafta bu kâbusa yeni bir halka eklendi ve Pınar’ın Mısır çarşısı davasında aldığı beraat kararı GENE bozuldu. Kaçıncı bozma kararı olduğunu artık bilemiyorum. Sonsuz bir döngü. Sisifos halt etmiş.

Sözü Pınar’a bırakıyorum : Dosyada patlamanın gaz kaçağından olduğuna dair birçok bilimsel rapor varken, bu konuda benden tek bir ifade alınmamışken, soru bile sorulmamışken, yalnız Abdulmecit Ö. isimli bir kişinin işkence altında verdiği ama mahkemede reddettiği 'beraber yaptık' ifadesine dayanılarak dava açılmışken, bu şahıs benimle birlikte beraat etmişken, üstelik onun beraatı kesinleşmişken, yani sadece benim beraatıma itiraz edilmişken, bu karar sadece yanlış ve akıl dışı değil, insanlık dışıdır. Bu kararın hukukla hiçbir ilgisi yoktur. Gerekçeli karar daha çıkmadığı için daha fazla yorum yapamam. Bu haksızlığa karşı sonuna kadar mücadele edeceğim, edeceğiz.'

Selman

Konu üç: Eda ile evde sık sık konuşuyoruz zira benim kafam almıyor. Mutlaka bunu İlhan Uzgel ile de tartışmalıyım. Tamam kabul, uluslararası ilişkilerin realist teoriyle incelenmesinde tek önemli değişken devletlerin çıkarı. Buraya kadar anlıyorum. Anlamadığım kısım, neyin devletin çıkarına olduğuna kim, nasıl karar veriyor? Yapı dersen bu sefer realist teoriden çıkıyorsun. Lider dersen, onun aldığı kararın devletin çıkarına olduğu nereden belli? Örneğin iki sene önce katil dediğin adamı devlet töreniyle karşılayıp, tören mangasına “Selamın Aleyküm” dedirtip, dişi sineğin uçmadığı salonda verilen yemekte ağırlarsan devletin çıkarını mı korumuş oluyorsun? Bir avuç dolar için söz konusu koca bir devletin saygınlığını yitirmesine değer mi? Kanımca tam tersi, bu ve bunun gibi virajlar devletin çıkarına değiller. (Keşke o manga “ve Aleyküm selaaaam” diye cevap verseydi, Selamın Aleyküm’e yarım ağızla “sağol” dediler, bir tuhaf oldu).

Naci

Konu dört: Bekliyoruz. Boğaziçi Üniversitesi'nin öncülüğünde Türkiye’deki bütün üniversitelerin özerkliğe ve akademik özgürlüğe kavuşmasını kendi yöneticilerini seçebilmelerini, öğrenci, araştırmacı ve hocalarının enerjilerini özgürce bilgi üretmeye, aktarmaya ve var olan bilgiyi sorgulamaya başlayabilmelerini bekliyoruz. Şurada bir imza kampanyası var. Destekleyiniz:

Boğaziçi Üniversitesi Dostları, Öğrencileri, Mezunları, Aileleri ve Özerk Üniversite destekçileri, çağrımız size! Türkiye’nin önde gelen bir kurumu adım adım yok ediliyor! Bir üniversitenin özerkliğinin engellenmeye çalışılması o kurumu bilimden uzaklaştırır, emir kulluğuna yöneltir! Bilim odaklı bir anlayış için tepkinizi dile getirin, imzanızı ekleyin, ses verin…

https://www.change.org/p/bo%C4%9Fazi%C3%A7i-%C3%BCniversitesi-nin-yok-edilmesine-izin-verme

Önceki ve Sonraki Yazılar
SAMİM AKGÖNÜL Arşivi
SON YAZILAR