Kolombiya ve ELN arasında yeniden barış görüşmeleri

Kolombiya devleti ve dünyanın en eski faal gerilla grubu olan Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) arasındaki barış görüşmeleri geçtiğimiz Pazartesi (21 Kasım) başladı. Gustavo Petro hükümetini ve ELN’yi temsil eden delegasyonlar Venezuela’nın başkenti Caracas’ta bir araya geldi. Küba, Norveç ve Venezuela’nın garantörlüğünde gerçekleşecek olan görüşmelerin 1964’ten bu yana kesintisiz olarak devam eden iç savaşın sonlanmasını sağlayacağı umuluyor. Barış görüşmelerine Birleşmiş Millet ve Katolik Kilisesi de katılıyor. Bu yazıda kısaca yeni başlayan bu barış sürecine değineceğim.

ELN’ye dair

1962 yılında yaklaşık 60 Kolombiyalı genç, Küba hükümet bursundan yararlanarak Küba’ya gittiler. Aynı yılın Ekim ayında gerçekleşen Küba Füze Krizi sırasında Küba hükümeti bu öğrencileri tahliye etmeyi önerdiğinde öğrencilerin 22’si Küba’da kalmaya karar verdi. Adada kalan öğrenciler olası bir ABD işgaline karşı Küba’nın savunmasına katkıda bulunabilmek için askeri eğitim almayı talep ettiler. Bu öğrencilerin yedisi 1963 yılında Kolombiya’ya dönmelerinin ardından devrimci bir örgüt kurma çalışmalarına başladı. 23 yaşındaki Fabio Vásquez Castaño liderliğindeki gençler İspanyol sömürgeciler tarafından idam edilen 18. yüzyıl isyancı lideri José Antonio Galán’a atıfla kendilerini Özgürlük Yanlısı José Antonio Galán Birliği (Brigada Pro Liberación José Antonio Galán) olarak adlandırdılar. Örgüt 1964 yılında Ulusal Kurtuluş Ordusu (Ejército de Liberación Nacional) adını aldı.

ELN’nin lideri olan Vásquez Castaño, La Violencia olarak bilinen 1946-1958 iç savaşı sırasında öldürülen bir köylünün oğluydu. Babasını öldüren Muhafazakâr Parti destekçisi silahlı grupların bazıları sonraki yıllarda paramiliter örgütlere evrilecekti. Fidel Castro ve Küba Devrimi’nden etkilenen Vásquez Castaño öncülüğündeki ELN yalnızca 18 militanla kurulmuştu. Örgüt, Santander bölgesinde bulunan Bucaramanga ve Barrancabermeja şehirleri yakınında kuruldu. Bu kararın sebebi bölgede iki önemli sol hareketin bulunmasıydı. Bunlardan ilki özellikle Barrancabermeja’da oldukça güçlü olan petrol işçileri sendikası, diğeriyse Bucaramanga’da bulunan Santander Endüstriyel Üniversitesi’ndeki öğrenci hareketiydi. ELN işçiler arasında destek bulmak amacıyla ilk saldırılarında ABD merkezli Texas Petroleum Company’yi hedef aldı. Bölgesel kontrol hedefi olan FARC-EP’nin (Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri-Halk Ordusu) aksine öncelikle halkı “bilinçlendirmeyi” hedefleyen ELN az sayıda militandan oluşuyordu. Öğrenciler tarafından kurulan ve bir devrimci işçi ve öğrenci örgütü olmayı hedefleyen ELN beklenmedik biçimde çok sayıda Katolik din görevlisinin katılımıyla kurtuluş teolojisi denildiğinde ilk akla gelen Marksist gerilla örgütlerinden oldu.

Ülkenin en popüler yasal muhalifi olan Katolik rahip ve aynı zamanda Kolombiya Ulusal Üniversitesi’nde sosyoloji hocası olan Camilo Torres’in ELN’ye katılması Marksist rahiplerin ELN’ye katılımının önünü açtı. 1966’da ELN’ye katıldığını duyuran ve aynı yıl Kolombiya ordusuyla girdiği bir çatışmada öldürülen Torres’in ardından örgüte yalnızca Kolombiya’dan değil başka ülkelerden de Katolik rahipler katılacaktı. Militan sayısı bakımından genellikle küçük bir grup olan ELN (1978 yılında ELN’nin yalnızca 36 militanı olduğu belirtilmektedir, şu an ise yaklaşık 2400 ELN militanı bulunduğu varsayılmakta) FARC-EP ile imzalanan barış anlaşmasının ardından dünyanın en eski faal gerilla örgütü oldu. ELN’yle yürütülen son barış görüşmeleri girişimi 2019’un Ocak ayında, eski başkan Duque döneminde sonlanmıştı.

Barış görüşmeleri

Kolombiya tarihinin ilk sol hükümeti olan Gustavo Petro hükümetiyle ELN arasında başlayan barış görüşmelerinin ilk günler itibariyle olumlu bir havada gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Petro’nun ELN ile barış görüşmeleri girişiminde bulunan yedinci Kolombiya başkanı olduğunu da hatırlatmak gerekiyor. Mevcut görüşmelerin bundan önceki dönemlere kıyasla çok daha olumlu görünmesinde hükümet heyetinin başında Petro’nun da üyelerinden olduğu 1990 yılında silah bırakarak yasal bir siyasi partiye dönüşen şehir gerillası M-19 (19 Nisan hareketi) örgütünün kurucularından Otty Patiño Hormaza’nın bulunmasının da etkisi var. Hükümetin baş temsilcisinin kendisinin silah bırakmış bir eski gerilla olması hiç kuşkusuz görüşmelerin genel seyrini etkiliyor. 77 yaşındaki Patiño, 1980’lerde M-19’nin müzakerecisi olarak barış görüşmelerine katılmıştı. Yaklaşık 40 sene sonra, gerilla müzakerecisi olarak katıldığı barış görüşmelerinin bir benzerine bugün hükümet temsilcisi olarak katılmakta.

Petro hükümetinin barış görüşmeleri için görevlendirdiği heyetin çok kapsayıcı olduğu görülüyor. Heyetin siyasetçi üyeleri Petro’nun liderliğindeki Tarihi Anlaşma (Pacto Histórico) isimli sol ittifak üyesi iki senatörden oluşuyor. Bunlardan biri Kolombiya’nın önde gelen insan hakları savunucularından Iván Cepeda Castro. Cepeda, eski Kolombiya Komünist Partisi genel sekreteri Manuel Cepeda’nın oğlu. Manuel Cepada 1994 yılında paramiliterler tarafından öldürülmüştü. Diğer siyasetçi üye olan senatör María José Pizarro ise M-19’nin son komutanı olan Carlos Pizarro Leongómez’in kızı. Carlos Pizarro, barış anlaşmasını imzaladıktan sonra M-19’nin başkan adayı olmuş fakat seçimden önce 1990 yılında paramiliterler tarafından öldürülmüştü. Kızı María José Pizarro ülkenin önde gelen feminist siyasetçilerinden. Petro hükümetinin heyetin siyasetçi üyeleri olarak Kolombiya paramilitarizminin mağdurları olan bu iki senatörü seçmesinin ELN heyetinin barış görüşmelerine yönelik tutumunu olumlu etkilediğini düşünebiliriz.

Hükümet heyetinin diğer üyelerine de kısaca değineceğim. Rodrigo Botero, Amazon’un korunması konusundaki çalışmalarıyla bilinen Kolombiya’nın önemli ekolojik aktivistlerinden biri. Emberá halkından Dayana Paola Urzola ülkenin önemli yerli aktivistleri arasında. Sürdürülebilir kalkınma alanında doktora yapmış olan Horacio Guerrero İçişleri Bakanlığı’nın yerlileri ilgilendiren konulardaki danışmanı. Olga Silva López Kolombiya’da çatışmanın çocuk mağdurlarına yönelik çalışmalarıyla tanınan bir insan hakları uzmanı. Siyah Halklar Süreci isimli siyah hakları savunucusu toplumsal hareketin lideri olan Carlos Rosero heyetin bir başka üyesi.

Heyetin yalnızca insan hakları savunucuları ve azınlık grupları temsilcilerinden oluşmadığını belirtmek gerekiyor. Heyette sermaye gruplarını temsilen Ulusal Hayvancılar Federasyonu başkanı büyük toprak sahibi José Félix Lafaurie de bulunmakta. Aşırı sağcı eski başkan Álvaro Uribe’ye yakın iş insanlarından olan Lafaurie’nin paramiliter örgütlerle ilişkili olduğunu gösteren çok sayıda tanıklık var. Lafaurie’nin muhafazakâr sağın temsilcisi olarak heyette bulunduğu söylenebilir. Kolombiya’da KOBİ birliğinin başkanlığını yürüten Rosmery Quintero da sermaye sınıfının heyetteki diğer temsilcisi. Emekli albay Álvaro Matallana da heyetin dikkat çeken üyelerinden biri. Heyetin bir başka asker kökenli üyesi de emekli amiral Orlando Romero. Görüşmelerde hükümet heyetinin yanı sıra Yüksek Barış Komiseri ve insan hakları savunucusu Danilo Rueda’nın da bulunduğunu not etmek gerekiyor. Süreci desteklemek ve gözlemlemek adına Kolombiya ordusu tarafından da bir heyet oluşturuldu. Bu heyetin başında tümgeneral Hugo Alejandro López Barreto bulunmakta.

ELN heyetinin başındaki “Pablo Beltrán” (Israel Ramírez Pineda) 1970’li yıllarda Santander Endüstriyel Üniversitesi’nde petrol mühendisliği bölümünde öğrenciyken ELN’ye katılmıştı. 1990’lardan bu yana ELN’nin barış görüşmesi heyetlerinde yer alan Pablo Beltrán tecrübeli bir müzakereci. Örgütün entelektüel kanadının önde gelen üyelerinden “Aureliano Carbonell” de heyette bulunuyor. İlerleyen yaşı sebebiyle 2021 yılında ELN başkomutanlığı görevini bırakan “Gabino” (Nicolás Rodríguez Bautista) da heyetin üyelerinden. 23 yıl boyunca ELN’nin bir numaralı ismi olan 72 yaşındaki Gabino 2018 yılından beri Küba’da tedavi görmekte. Heyetin en çok tartışmaya yol açan üyesiyse Violeta Arango Ramírez oldu. Arango Ramírez 2017 yılında üç kişinin hayatını kaybettiği Bogotá’da bulunan Centro Comercial Andino isimli alışveriş merkezine yapılan bombalı saldırının sorumlusu olmakla suçlanıyor. İletişim sorumlusu María Consuelo Tapias, eski barış heyetleri üyelerinden Gustavo Martínez, köylü militan Bernardo Téllez ve sivil toplumla ilişkileri yürütmeyi hedefleyen Silvana Guerrero ELN heyetinin diğer üyeleri arasında. Venezuela ordusundan emekli Carlos Martinez Mendoza da görüşmelere katılıyor.

İki tarafın da heyetlerini mümkün olduğunca kapsayıcı biçimde oluşturmaya gayret ettiklerini söyleyebiliriz. Ulusötesi örgütlerin ve garantör ülkelerin temsilcileri de eklendiğinde hayli kalabalık bir masa ortaya çıkmakta. Barış görüşmelerine katkı sunmak istediklerini belirten mevcut Şili ve Brezilya hükümetlerinden temsilcilerinin de önümüzdeki aylarda masaya eklenmeleri ihtimali güçlü.

Bitirirken

ELN ve Petro hükümeti heyetleri arasında yürütülen barış görüşmelerinin olumlu bir havada başladığı görülmekte. Toplumsal katılıma ve demokratik mekanizmalara önem verileceğinin en baştan beyan edildiği bu görüşmeler her ne kadar uluslararası camiada şimdilik yeterince dikkat çekmemiş görünse de katılımcı barış inşası sürecinin önemli örneklerinden olmaya aday. Silah bıraktırmaya değil yoksulluk, toplumsal adaletsizlikler, ekolojik yıkım, yolsuzluk, ekonomik sömürü ve benzeri mağduriyetlerle mücadele edilmesine öncelik veren yaklaşımın baskın çıkması durumunda ELN ile yürütülen barış süreci çatışma koşullarındaki tüm ülkeler için önemli bir örnek olacaktır.

Barış sürecinin uluslararası siyaset açısından da önemli olduğunu görmekteyiz. Görüşmelerin Venezuela’da yapılıyor olmasını Petro’nun Venezuela devlet başkanı Maduro ve Venezuela muhalefeti arasındaki diyaloğun 25-26 Kasım tarihlerinde başlayacağını duyurmasıyla birlikte okuduğumuzda iki ülke arasındaki ilişkilerin geçtiğimiz döneme kıyasla çok farklı olacağını görmekteyiz. Petro’nun Wikileaks temsilcilerine ve Julian Assange’a destek açıklaması ve diğer Latin Amerika başkanlarını ABD başkanı Biden’a ortak çağrı yapmaya davet etmesi de bölgedeki sol hükümetlerin birlikte hareket etme ihtimalinin güçlü olduğunu gösteren örneklerden.

ELN’nin yasal bir siyasi harekete dönüşmesi 40 yıllık çatışma döneminin sonlanması anlamına gelecek. Bunun mümkün olması için mevcut yönetimin iç savaşı ortaya çıkaran yapısal sorunlarla mücadele niyeti ve becerisini ortaya koyabilmesi gerekiyor. Umalım ki Petro hükümeti bu girişiminde başarılı olur ve ELN’yle Kolombiya devleti arasında gerçekleşen yedinci barış görüşmeleri de başarısızlıkla sonuçlanmaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
SERHAT TUTKAL Arşivi
SON YAZILAR